Ölümü ile tüm Türkiye'yi yasa boğan Narin Güran'ın adını bu sınıfla yaşacak. Değer Otizm Derneği özel bir sınıfa Narin Güran'ın adını verdiler. Sınıf kapısına küçük kısın resmi asılırken " Narin'in anısına" yazıldı.DurakMedya'dan Mustafa Barış Durak'ın haberine göre ölümü herkesi derinden etkileyen Narin Güran'ın adı sınıfa verildi.
Diyarbakır Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın adı bu sınıfta yaşayacak.Değer Otizm Derneği özel bir sınıfa Narin Güran'ın adını verdiler. Derneğin Başkanı Hatice Şule Gökırmak, Narin’in kaybını en derinden yaşadığını ve en azından ismini yaşatmak adına böyle bir yol seçtiklerini söyledi. Gökırmak “Acının da renkleri var. Dalgalı, koyu, hafif, geçici, ağır, geçmeyecekmiş gibi, fırtınalı, balçık gibi, bataklık gibi.Narin’in fotoğraflarına ve videolarına defalarca, her baktığımda kemiklerime kadar ağır ve çamurdan öte bir acı hissettim. Nasıl çamurdan öte? Bataklık gibi mi? Evet. Kendimi, kendime sorular sorarken yakalıyorum. Evet! Duyarlıyım. Evet! Dünyanın tüm çocuklarına zaafım var. Kendi ikiz kızlarım ile yetinmeyip, ülkemde hem dernek kurup, hem özel eğitime sahip çıkıp her yerde insanlara dokunmaya doyamıyorum.Üşenmiyorum gocunmuyorum. Hassas noktam çocuklar.Narin kaçmak, kurtulmak istedi ama canı yetmedi, biliyorum. Çırpındı elleriyle, kollarıyla, biliyorum. Çok ağladı, biliyorum. Sonra dayanamadı ve verdi son nefesini. Aldılar canını. Benim de canımdan can koptu. Çünkü ben Narin’i çok başka hissettim. Belki kızım olduğu için. Belki kendi küçüklüğümden. Belki yetişkin yaşımda içimde hırpalanmasın diye korumaya aldığım kız çocuğundan. İçim yanıyor. Derneğimiz binasında özel sınıfa kızımızın adını verdik” dedi.
Diyarbakır Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın adı bu sınıfta yaşayacak.Değer Otizm Derneği özel bir sınıfa Narin Güran'ın adını verdiler. Derneğin Başkanı Hatice Şule Gökırmak, Narin’in kaybını en derinden yaşadığını ve en azından ismini yaşatmak adına böyle bir yol seçtiklerini söyledi. Gökırmak “Acının da renkleri var. Dalgalı, koyu, hafif, geçici, ağır, geçmeyecekmiş gibi, fırtınalı, balçık gibi, bataklık gibi.Narin’in fotoğraflarına ve videolarına defalarca, her baktığımda kemiklerime kadar ağır ve çamurdan öte bir acı hissettim. Nasıl çamurdan öte? Bataklık gibi mi? Evet. Kendimi, kendime sorular sorarken yakalıyorum. Evet! Duyarlıyım. Evet! Dünyanın tüm çocuklarına zaafım var. Kendi ikiz kızlarım ile yetinmeyip, ülkemde hem dernek kurup, hem özel eğitime sahip çıkıp her yerde insanlara dokunmaya doyamıyorum.Üşenmiyorum gocunmuyorum. Hassas noktam çocuklar.Narin kaçmak, kurtulmak istedi ama canı yetmedi, biliyorum. Çırpındı elleriyle, kollarıyla, biliyorum. Çok ağladı, biliyorum. Sonra dayanamadı ve verdi son nefesini. Aldılar canını. Benim de canımdan can koptu. Çünkü ben Narin’i çok başka hissettim. Belki kızım olduğu için. Belki kendi küçüklüğümden. Belki yetişkin yaşımda içimde hırpalanmasın diye korumaya aldığım kız çocuğundan. İçim yanıyor. Derneğimiz binasında özel sınıfa kızımızın adını verdik” dedi.